BARTIN ÜNİVERSİTESİ

image/svg+xml
image/svg+xml

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü

Yayın Tarihi : 16/07/2020
Bartın Valiliği ve Üniversitemiz tarafından gerçekleştirilen etkinliklerde, 15 Temmuz hain darbe girişiminde yaşananlar anlatılarak, şehitlerimiz saygıyla anıldı.

“15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” kapsamında Bartın Valiliği ve Üniversitemiz tarafından çeşitli etkinlikler düzenlendi. Programlarda 15 Temmuz hain darbe girişiminde yaşananlar farklı bakış açılarıyla aktarılarak, 15 Temmuz kahramanlarımız başta olmak üzere tüm şehitlerimiz saygıyla anıldı. “Unutmayacağız, unutturmayacağız” anlayışıyla gerçekleştirilen etkinliklerde alanında yetkin kişilerce katılımcılara bilgiler verilirken, 15 Temmuz Gazisi Sabri Gündüz’ün darbe girişimi gecesine dair anlattıkları ise hem gururlandırdı hem de hüzünlendirdi.

Rektör Uzun’un 15 Temmuz mesajı

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” dolayısıyla bir mesaj yayımladı.

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, 15 Temmuz 2016 gecesi ülkemizde destansı bir mücadelenin daha verildiğinin altını çizerek, “Ne mutlu bu millete ki geçmişte olduğu gibi günümüzde de şer odaklarının kötü emelleri bir kez daha sonuçsuz kalmıştır. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Fetullahçı Terör Örgütü’nün hain girişimine Milletimiz dur demiştir” dedi.

Rektör Uzun, mesajına şu şekilde devam etti:

“Ülke olarak bundan 4 yıl önce bir taraftan terörle mücadele ederken, diğer taraftan ise Türkiye üzerinde oyun oynamak isteyenlerin ortağı konumunda olan Fetullahçı Terör Örgütü’nün darbe girişimini püskürttük. O günde, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın olağanüstü kararlı duruşu ve liderliği etrafında kenetlenen aziz Milletimiz, sadece şanlı bir zaferi değil, aynı zamanda geleceğini de kazanmıştır. Milletimiz istiklalinin ve istikbalinin sigortası olan imanıyla ülkemiz üzerinde oynanan oyunları boşa çıkarmıştır. Bu duygularla başta 15 Temmuz kahramanlarımız olmak üzere bizi bekleyen gelecek için vücutlarını siper eden aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Gazilerimizden ebediyete irtihal edenlere Allah’tan mağfiret ve hayatta olanlara acil şifalar temenni ediyorum. Gelebilecek tüm tehlikelere karşı dimdik durabilmek için birlik ve beraberliğimizin daim olmasını diliyorum.”

‘15 Temmuz ve Devlet Krizini Hal Yoluna Koymak’

Bartın Valiliği ve Üniversitemiz tarafından “15 Temmuz ve Devlet Krizini Hal Yoluna Koymak” adlı bir video konferans gerçekleştirildi. Video konferans uygulaması ve sosyal medya hesaplarından canlı olarak yayınlanan etkinliğe Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ile birlikte üniversitenin akademik ve idari insan kaynağı, öğrenciler ve çok sayıda kişi katıldı.

Üniversitemiz İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Ömer Baykal tarafından verilen konferansta ilk olarak 15 Temmuz darbe girişiminde yaşanılanlar aktarılarak, 15 Temmuz demokrasi şehitleri başta olmak üzere tüm şehitlerimiz saygıyla anıldı.

Ordunun tarihsel olarak 1826 tarihinden itibaren sadece bir silahlı güvenlik bürokrasisi değil, siyasi bir aktör olarak politik hayatın içerisinde olduğunu belirten Baykal, “Ordu, sivil bürokrasinin üstünde olmamalıdır” dedi.

15 Temmuz kalkışması daha önce gerçekleştirilen girişimlerden farklı olduğunu da aktaran Baykal, “15 Temmuz kalkışması ya da darbe girişiminin de yukarıda bahsedilen deneyimler ile büyük oranda benzeşmekle beraber önemli bazı farklılıkları ihtiva etmektedir. Asker, önceleri, şiddet tehdidinde bulunurken, 15 Temmuz’da doğrudan şiddet kullanma eğilimi göstermiştir. İkincisi süreci işletenler ‘dini görünümlü para-militer’ bir kimliğe sahiptir. Klasik bir cunta darbesinin ötesinde 15 Temmuz, soğuk savaş döneminden itibaren devlet içerisinde çöreklenmiş bir yapının operasyonel anlamda dışavurumudur” ifadelerini kullandı.

Baykal, FETÖ’nün kimliksiz ve kirli ilişkilerin bir yansıması olduğunu da sözlerine ekleyerek, “FETÖ, farklı veçhelerden değerlendirilmelidir çünkü usul açısından pragmatik, omurgasız ve makyevilist bir yapılanmadır. Kendi amacı için her türlü kimliksizliği ve kirli ilişkiyi yürütebilmektedirler. Bu bağlamda 15 Temmuz Türk siyaseti açısından çok kritik bir virajı ifade etmektedir. Eğer aksi bir durum ile 16 Temmuz sabahına uyanmış olsaydık bugün farklı bir durumu tespit ediyor olacaktık ya da bugün karşınızda farklı kişiler mevcut olacaktı” şeklinde konuştu.

“15 Temmuz Darbe Girişiminin Ekonomik Etkileri”

Bartın Valiliği ve Üniversitemiz tarafından düzenlenen diğer bir video konferansta ise Üniversitemiz Genel Sekreteri, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Bölüm Başkanı Doç. Dr. Said Ceyhan tarafından verildi. “15 Temmuz Darbe Girişiminin Ekonomik Etkileri” adlı bir video konferansı veren Ceyhan, “15 Temmuz’un ekonomik etkileri ağır oldu” dedi.

Ceyhan, darbe girişiminin hedefinde sadece mevcut siyasi istikrar değil, istikrarlı bir şekilde büyüyen Türkiye ekonomisinin de olduğunu da vurgulayarak, “Türkiye’nin ekonomik büyüme performansı, artan refah seviyesi, dış yatırımcılar için cazibe merkezi olmasıyla sürekli yükselen bir grafik çizmesi, birilerini ciddi şekilde rahatsız etmişti. 15 Temmuz öncesinde, 2016 yılının ilk altı ayı büyüme oranı yüzde 4,9, bütçe açığının GSYH oranı yüzde 1’in bile altında, AB Tanımlı Genel Yönetim Borç Stokunun GSYH’ye oranı yüzde 27,1, cari açığın GSYH oranı yüzde 3,5, işsizlik oranı yüzde 10,2, enflasyon oranı yüzde 7,64, USD/TL kuru 2,87, iki yıllık gösterge faiz oranı yüzde 8,7 civarında, Türkiye’nin CDS oranı 221,31 seviyesindeydi. Bu tarihte Türkiye’nin notu ise yatırım yapılabilir not düzeyindeydi” diye konuştu.

Darbe girişiminin Dolar kur dengelerini de negatif olarak değiştirdiğinin altını çizen Ceyhan, “Dolar kuru, darbe girişiminin gerçekleştiği gün itibariyle 2.88TL iken hemen ertesi gün Dolar kuru yükselişe geçerek dört gün içinde yaklaşık 3.10 TL seviyesine çıkmıştır. Artış oranı yüzde 7.6 olmuştur. . Darbenin ulusal Borsamız üzerindeki etkisi de negatif olmuştur.  5 Temmuz tarihinde yaklaşık 83.000 düzeyinde olan borsa endeksi darbeden hemen sonra 22 Temmuz’da 71.000 e düşerek çok kısa süre içinde yüzde 15 civarında değer kaybına uğramıştır.” şeklinde konuştu.

Türkiye olarak büyük badireler atlatmış olunmasına rağmen istikrarın sürmesi noktasında önemli bir iradenin ortaya konulduğunu vurgulayan Ceyhan, “17-25 Aralık ve 15 Temmuz 2016 alçak darbe girişiminin ekonomiye maliyeti 2018 yılı itibariyle kümülatif olarak cari fiyatlarla 829 Milyar TL - 184.2 Milyar Dolar civarında hesaplanmıştır.  Her şeye rağmen yapılan büyük yatırımların hız kesmemesi, tasarruf oranlarının artırılması ve özellikle enerjide dışa bağımlılığın azaltılmasına dönük hükümetin aldığı ekonomik ve mali tedbirler, bu hain darbe girişiminin etkisini büyük ölçüde elimine etmiştir. 2020 Haziran ayında yakalanan, sanayi imalatındaki yüzde 17 oranındaki artış ve ihracat artışı ile ihracatın, ithalatı karşılama oranının yüzde 82’ye yükselmesi, ‘Dış ticaret fazlası veren Türkiye’ hedefine biraz daha yaklaşılırken, ekonomiden gelen bilgiler, yeni dönemde hedefe koşarak gideceğimizin mesajını veriyor. Yeni yönetim sistemi ile gerek milli beraberlik ve gerekse uluslararası işbirliği ile ülkenin temel ekonomik göstergelerinin daha iyi bir duruma geleceği konusunda büyük bir inanç ve ümit içinde bulunduğumu rahatlıkla söyleyebilirim” ifadelerine yer verdi.

“15 Temmuz İhaneti ve Milletin Zaferi” anlatıldı

Bartın Valiliği ve Üniversitemiz tarafından düzenlenen “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” paneli Bartın Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan etkinliğe Batın Vali Yardımcısı Abdullah Akdaş, Garnizon Komutanı Vekili Dz. Alb. Erkan Şahin, Bartın Belediye Başkanı Cemal Akın, Cumhuriyet Başsavcısı Faruk Kaynak, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, kamu kurum ve kuruluşlardan temsilciler ile çok sayıda kişi katıldı.

Panelin başkanlığını Bartın Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Ömer Baykal yaptı.

Panelde “FETÖ: Küresel Bir İhanet Şebekesi” adlı konuşmasını yapan Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kudret Bülbül “FETÖ, esasen küresel bir istila hareketidir. Küresel şer odaklarının bir uzantısı olarak görev yapmaktadır. Küresel emperyalizm anlaşılmadan FETÖ’de anlaşılamaz. Küresel galipler tarafından oyun kurucu ülkelere her zaman sınırlamalar yapılmıştır. Türkiye’yi takip eden küresel aktörler de ülkemizin potansiyelini çok iyi bilmektedirler. Türkiye’yi kontrol altına almak için uzun yıllar bir sistem kuruldu. 1961 anayasasından bu yana bir soğuk savaş vesayeti Türkiye’de kurumsallaştırılmıştır. Bu vesayetin küreselleşme sürecinde yürümeyeceği anlaşılınca esasen FETÖ, bu yeni döneme inşa edilen yeni vesayetin adı olmuştur. Vesayet sahipleri için vesayetin gerekçesi çok anlamlı değildir. Vesayet sahibi için gerekli olan vesayet ne olursa olsun onu yürütmektir. İşte FETÖ, 28 Şubat ile geri çekilmeye başlayan soğuk savaşın yerine yeni dönemin vesayet hareketi olmuştur” ifadelerini kullandı.

Bülbül, FETÖ’nün küresel bir vesayet anlayışının sonucu olduğunu da vurgulayarak, “FETÖ bir virüstür ve bulunduğu tüm ülkeler için ciddi bir sorundur” diye konuştu.

Panelde konuşan 15 Temmuz Gazisi Sabri Gündüz ise anlattıklarıyla kendisini dinleyenlere duygu dolu anlar yaşattı. Gündüz, “O gece saat 12 sularında uyandım ve 5-10 dakika içerinde evden çıktım. Besmele çektim ve ‘Siz benim nerede yaşayacağıma hükmedemezsiniz’ dedim ve çıktım. Arkadaşımla birlikte çıktık ve köprüye gittik. Oraya vardığımızda o kadar cehennemi bir ortam vardı ki kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Çok fazla silah sesi geliyordu. Normalde o ortamdan ve seslerden uzaklaşılması gerekirken, insanlar akın akın silah seslerine doğru gidiyordu. İki kişi farklı yere geçtik ve arkamızdan diğerleri de gelir dedik. En azından mühimmatlarını bitiririz diye düşündük. Arkamızdan gelenlere zaman ve fırsat oluşturmak istiyorduk. Hayatımda yemediğim hakareti ve küfrü orada yedim, akın akın mermi atıyorlardı. Yüzlerine baktıklarımızda da katil olduklarını, hain olduklarını görebiliyorduk. Gözümün önünde orada çok kişiyi şehit ettiler. Göğsünden vurulan bir çocuğu kurtarmak için harekete geçtiğimde de beni vurdular. İlk mermiyi yedim ve yere düştüm. Ateş etmeye devam ettiler. Ayağım kırılmış ve atar damarım patlamıştı. Şanlı bayrağımızla turnike yaptım bacağıma ve hastaneye gittik. Giderken arabaya da ateş açtılar. Hastane ise tam bir can pazarıydı. Biz o gün topyekûn bir mücadele içerisindeydik. Çünkü o karanlık gecede kaybetseydik, hepimiz kaybedecektik” şeklinde konuştu.

Gündüz, 15 Temmuz gecesi yaralandıktan sonra 47 ameliyat geçirdiğini de hatırlatarak, “Ayaksız yaşanır ama vatansız yaşanmaz” dedi.

Şehitlerimiz dualarla anıldı

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü kapsamında yurt genelinde olduğu gibi Bartın’da da Mevlid-i Şerif okundu. Şadırvan Cami’nde öğle namazı öncesi gerçekleştirilen Mevlid-i Şerif’te 15 Temmuz hain darbe girişimi gecesi vatanın ve milletinin bekası uğruna şehadete eren kahramanlarımız başta olmak üzere tüm şehitlerimiz için dualar edildi.

Ardından katılımcılar Bartın Şehitliği’ni ziyaret ederek, şehitlerimizin kabirlerine karanfil bıraktı. Buradaki törende, okunan Kur’an-ı Kerim ardından İl Müftü Yardımcısı Hulusi Güner tarafından tüm şehitlerimiz için dua edildi. 

Öte yandan, Fetullahçı Terör Örgütü´nün darbe girişimi sırasında Ankara´nın Gölbaşı ilçesindeki Özel Harekat Daire Başkanlığına düzenlenen saldırıda şehit olan Şehitler Cami İmam Hatibi Mustafa Yaman, Bartın´ın Kumluca Beldesi´nde bulunan kabri başında dualarla anıldı.

Şehidin ailesinin evinde edilen duaların ardından köy camisinde öğle namazını müteakip Mevlid-i Şerif okutuldu.
Daha sonra belde mezarlığına geçen kalabalık, Şehit Mustafa Yaman´ın kabrine karanfiller bıraktı.

Vatandaşlar Meydanı Doldurdu

Bartın’da “Demokrasi ve Milli Birlik Günü” kapsamında onlarca araçlık konvoy şehrin birçok noktasında geçerek, Cumhuriyet Meydanına geldi. Meydanda toplanan kalabalık ellerinde bayraklarla terör örgütlerine tepki gösterdi.

15 Temmuz 2016 gecesi hayatını kaybeden şehitlerimiz için Kur'an-ı Kerim'in okunduğu demokrasi nöbetinde, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarını meydana kurulan ekranlardan canlı olarak izlendi.

Saatler 00.13’ü göstermesiyle salaların okunduğu medyanda, vatandaşlar bir yandan gururu bir yandan da hüznü yaşadı.


 
 
 

SON Haberler

  • BARÜ, Türkiye-Özbekistan bilim diplomasisi ağının geliştirilmesine katkı sunuyor

  • BARÜ’de tüm renkleriyle “Nevruz Bayramı” kutlandı

  • BARÜ, üniversite tercihi yapacak öğrencilere destek oluyor

  • BARÜ ailesi bayramlaşma töreninde buluştu

  • Rektör Uzun’dan Ramazan Bayramı mesajı

  • BARÜ’lü milli sporcular gözünü 2024 Paris Olimpiyatlarına dikti

  • Rektör Uzun, basın mensuplarıyla iftarda bir araya geldi

  • BARÜ, BİRUS Projesiyle geleceği hedefliyor

  • BİRUS Proje ekibi, izleme takımıyla bir araya geldi

  • BARÜ’lü öğrenciler Ramazan ayı boyunca iftar sofrasında buluştu