BARTIN ÜNİVERSİTESİ

Üniversitemiz tarafından “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” kapsamında düzenlenen çeşitli etkinlikler ilimizin farklı noktalarında bir hafta boyunca devam etti.  Bu etkinliklerde 251 şehidimiz rahmetle anılarak, düzenlenen panel ve konferansta ‘15 Temmuz Darbe Girişimi’ farklı bakış açılarıyla aktarıldı.

15 Temmuz Şehitleri Resim Sergisiyle Anıldı (11.07.2018 - Çarşamba)

Üniversitemiz tarafından hazırlanan "15 Temmuz Demokrasi Zaferi ve Şehitleri Anma Programı" öğrencilerimizin resim çalışmalarının yer aldığı sergi açılışı etkinliğiyle başladı.

Üniversitemiz öğrencileri tarafından hazırlanan "15 Temmuz Şehitleri Resim Sergisi"nin açılışı yapıldı. Bartın şehir merkezi Hükümet Caddesi önünde gerçekleştirilen sergide yağlı boya, karakalem ve afişlerden oluşan 50 fotoğraf sergilendi.

Serginin açılışında konuşan Bartın Valisi Nusret Dirim, Üniversitemiz öğrencilerini hassasiyeti için kutlayarak "15 Temmuz 2016 gecesinde ülkemiz büyük bir felaketin eşiğinden döndü. O gün Türk halkı en dramatik, en acı ve unutmaması gereken bir gün yaşadı. Türk Milleti bu tarihi ihaneti asla unutmayacak. İnşallah Türk Milleti böyle bir acıyı bir daha yaşamayacak. O gün yaşananlarını ve 15 Temmuz Demokrasi şehitlerimizi hiç unutmayacağız, rahmetle anacağız. Bugün de Bartın Üniversitesi tarafından düzenlenen sergide şehitlerimiz resmedilmiş ve en güzel şekilde aktarılmış. Öğrencilerimize emeği geçen hocalarımıza teşekkür ederim." dedi.

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ise sergiyle 'Demokrasi Şehitlerine' karşı duyulan minnetin ifade edildiğini kaydederek, "15 Temmuz gecesi Milletimiz büyük bir kahramanlık destanı yazmıştır. Üzerinden iki yıl geçmesine rağmen aziz Milletimiz hala milli bir şuurla o günün milli birlik ve beraberlik ruhunu yüreğinde taşımaktadır. Bu ruhun yansımalarını bugün düzenlenen sergide öğrencilerimiz tarafından yapılan sergide de görüyoruz. 15 Temmuz şehitlerimiz başta olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle anıyor, gazilerimize sağlıklı ve uzun bir ömür diliyorum." diye konuştu.

Sergide, Bartın Valiliği tarafından darbe girişimi gecesinde İstanbul ve Ankara'da yaşananların yer aldığı fotoğraflar da yer aldı. "Bartın Üniversitesi Öğrencilerinden 15 Temmuz Sergisi" Hükümet Caddesinde 13 Temmuz Cuma gününe kadar ziyarete açık kaldı. Sergide yer alan fotoğraflar 14-15 Temmuz tarihlerinde ise Bartın Kültür Merkezinde ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.

Siyasi ve Sosyo-Kültürel Etkileriyle 15 Temmuz Anlatıldı (12.07.2018 - Perşembe)

Üniversitemiz tarafından gerçekleştirilen “Siyasi ve Sosyo-Kültürel Etkileriyle 15 Temmuz” Panelinde darbe girişimi farklı bakış açılarıyla anlatıldı.

Üniversitemiz Konferans Salonunda düzenlenen etkinliğe Bartın Belediye Başkan Vekili Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, Adalet Komisyonu Başkanı Sait Özdemir, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, il yöneticileri, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.

“Siyasi ve Sosyo-Kültürel Etkileriyle 15 Temmuz” Panelinin oturum başkanlığını yapan Rektör Yardımcısı, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sedat Yazıcı gerçekleştirilen etkinlikle 15 Temmuz Darbe Girişiminin farklı bakış açılarıyla ele alınacağını kaydederek, “Başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Gazilerimizden ebediyete irtihal edenlere Allah’tan mağfiret, hayatta olanlara acil şifalar temenni ediyorum.” dedi.

Yazıcı, “Ülkemizdeki askeri darbeler konusunda özellikle 1960, 1971 ve 1980 darbeleri konusunda ne yazık ki akademik dünyada fazla araştırma yapılmamış. Bu sonuca ‘Üniversite öğrencilerinin askeri darbelere yönelik algı ve tutumu’ konusunda yaptığımız bir araştırmada ulaşmıştık. Ancak 15 Temmuz’un üzerinde henüz iki yıl geçmiş olmasına rağmen çok şükür ki bu alanda akademik dünya gerekli hassasiyeti göstermiş ve göstermeye devam etmiştir.” diye konuştu.

15 Temmuz: Bir Din İstismarı – Terörü

Panelde Üniversitemiz İslami İlimler Fakültesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Kâmil Çoştu “15 Temmuz: Bir Din İstismarı – Terörü” başlıklı konuşmasında “Tarihe bakıldığında birçok kez din istismar edilerek insanların kötü emeller için yönlendirildiğini görüyoruz. 15 Temmuz’a giden sürece bakıldığında da Fetullahçı Terör Örgütünün bu istismar üzerinden hareket ettiği açıkça görülmektedir. Bu nedenle birçok kuruma önemli işler düşmektedir. Herkesin üzerine düşen görevi yapması durumunda, örneğin yurtlar ya da camilerin konu üzerinden hareket edersek, bu din istismarcılarına fırsat verilmemiş olunacaktır.” şeklinde konuştu.

Darbe Girişiminin Uluslararası Bağlantıları ve Sonuçları

Edebiyat Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Ümmet Erkan ise “15 Temmuz Darbe Girişiminin Uluslararası Bağlantıları ve Sonuçları” başlıklı konuşmasında darbe girişimindeki uluslararası unsurlardan bahsederek, sosyolojik etkilerini anlattı. Erkan, “2001 yılında yaşanan ekonomik kriz ve sonrasında darboğaz sonrası 2002 yılında ülkemizde çok önemli atılımlar oldu. Ekonomik ve siyasal olarak bazı değişikliklere gidildi ve bu değişiklikler Türkiye’nin önemli bir güç olmasını sağladı. Ben Türkiye’de yaşanan bu önemli değişikliklerin aynı zamanda 2011 yılında Tunus’ta başlayan ve sonrasında diğer ülkelere yayılan ‘Arap Baharı’ olaylarını tetiklediğini düşünüyorum. Çok zengin yer altı kaynaklarına sahip olmasına rağmen yoksulluk içinde yaşayan bu ülkelerde Türkiye’de ortaya konulan bu model aslında bir tür iç hareketlenmeyi sağlamıştır. Tüm yaşananlar ve özellikle Mısır’da yaşananlar bence Türkiye karşıtı bloğu harekete ‘Türkiye’ye karşı bir darbe planlanabilir mi’ düşüncesini doğurdu. Mısır’daki darbeye sessiz kalınması özellikle ABD ve Avrupa nezdinde Türkiye’de yapılabilecek bir darbede sessizce izleyebileceği düşüncesini ortaya çıkardı. Türkiye’deki darbe girişiminde bazı Arap Emirliklerinin, yine Suudi Arabistan’ın ve Sisi’nin yine bu darbenin arkasında olan durumlar olarak söyleyebiliriz. Yine elbette ki darbeyi organize eden Amerika içerisinde bir birimin veya bölümün de olduğu aşikardır.” ifadelerini kullandı.

Darbe Girişiminin Türkiye Ekonomisi Üzerine Kısa ve Uzun Vadede Etkileri

Üniversitemiz Genel Sekreteri Dr. Öğr. Üyesi Said Ceyhan ise “15 Darbe Girişiminin Türkiye Ekonomisi Üzerine Kısa ve Uzun Vadede Etkileri” isimli bir konuşma yaptı. Ceyhan, Darbe girişiminin Türkiye ekonomisi üzerine kısa dönemde bir etkisinin söz konusu olmadığını kaydederek, “Kısa vadede darbe girişimleri Türkiye ekonomisini teğet geçtiği söylenebilir. Bunun en önemli nedeni 18 Temmuz 2018 sabahı hükümetin görevde olması ve alçak girişimin milletçe topyekün bastırılmasıdır. Ancak uzun vadedeki etkileri için aynı şeyi söylemek mümkün değildir. 17-25 Aralık ve 15 Temmuz 2016 menfur darbe girişiminin ekonomiye maliyeti cari fiyatlarla 829 Milyar Türk Lirasıdır. Türkiye 2013 ve 2016’da yaşadığı bu iki talihsiz süreci yaşamasaydı, kişi başına düşen milli gelir 2018 yılında 15 bin Dolar seviyesinde olacaktı. Bu rakam ile Türkiye orta gelir tuzağından çıkmış olacaktı. İşsizlik oranı yaklaşık olarak yüzde 15 artarak, yüzde 9,15’ten yüzde 10,5’e çıkmıştır. Bu darbe girişimleri olmasaydı çok daha düşük düzeye inmiş olacaktı. Enflasyon oranı özellikle döviz kurunda yaşanan artıştan dolayı yüzde 7,5’ten yüzde 13’lere çıkmıştır. Yapılan projeksiyon itibariyle bu girişimlerin yaşanmadığı durumda enflasyon oranı 2018’de yaklaşık yüzde 5 olarak hesaplanmıştır. Dolar kuru yapılan hesaplamalara göre 3 Türk Lirası civarında olması gerekirken 4.75 civarında seyretmektedir.” dedi.

15 Temmuz ve Siyasal Alanın Muhafazası

İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Ömer Baykal ise “15 Temmuz ve Siyasal Alanın Muhafazası” adlı konuşmasında “Bu yapı iki önemli alana büyük zarar vermiştir. Devlet alanına ve siyasal alana. Siyasal alana yapılan birçok operasyon ile siyasi alan zayıflatılmış, yargı ve adli kolluk güçlerine sızılarak da devletimiz zaafa uğratılmıştır. TSK ve diyanette aynı yapının büyük zararına maruz kalmıştır. Ancak milletimiz tüm bu zayıflatma ve algı operasyonlarına kanmayarak devletinin yanında yer almıştır. Sessiz yığınlar diye nitelendirilen halk darbenin karşısında olduğunu bir kez daha göstermiştir. Elbette ana-akım medyanın ve muhalefet liderlerinin duruşu da darbe girişiminin sonuçsuz kalmasında önemli faktörler arasındadır.” diye konuştu.

15 Temmuz Destanı: Gençliğin Demokrasi Bilinci

Üniversitemiz öğrencisi Abdullah Genco ise 15 Temmuz 2016’da yaşananları ve Milletçe kazanılan zaferi ‘Gençliğin Demokrasi Bilinci’ üzerinden değerlendirdi. Genco, “15 Temmuz ile ilgili onlarca yazı okumam ve çok kere konuşmuş olmama rağmen hala orada yaşananlar ile gazi ve şehitlerimizin kahramanlıkları idrak edebilmiş değilim. Biraz düşününce bu destanın ne kadar önemli olduğunu, duygu ve düşüncelerin bunu anlatmakta yetersiz kalacağı düşüncesindeyim. Henüz 16 yaşındaki Engin Tilbeç adlı kardeşimizin hayatında ilk kez gördüğü tankın karşısında durma cesareti göstermesini veya 17 yaşındaki Abdullah Tayyip Olçok kardeşimizin babasıyla birlikte omuz omuza şehadete yürümesini anlatacak kelime bulmak gerçekten çok zordur.” şeklinde konuştu. 

Panel, Üniversitemiz Kütüphanesinde yer alan ‘15 Temmuz Darbe Girişimi’ ile ilgili kitaplar sergilenmesiyle son buldu.

15 Temmuz Şehitleri Dualarla Anıldı (13.07.2018-Cuma)

Üniversitemiz tarafından düzenlenen “15 Temmuz Şehitleri İçin Mevlid-i Şerif” programında darbe girişimi sırasında hayatını kaybeden 250 şehit için Kur’an-ı Kerim okunup, dualar edildi.

Üniversitemiz İslami İlimler Fakültesi öğretim elemanları tarafından verilen Mevlid-i Şerif Hoca Ahmet Yesevi Cami’nde kılınan Cuma namazı öncesinde gerçekleştirildi. Program Arş. Gör. Hayrettin Bahar’ın Kur'an-ı Kerim Tilaveti ile başladı. Ardından Dr. Öğr. Üyesi Erdoğan Köycü tarafından yapılan duada 15 Temmuz hain darbe girişiminde hayatını kaybeden 250 şehit ve yaralanan gaziler için dua edildi. İslam İlimler Fakültesi Öğretim Görevlisi İbrahim Urgancı tarafında verilen vaazda 15 Temmuz’da yaşananların anlamı ve önemi üzerinde durularak, ‘İslam’da Şehitlik Makamı’ konusu anlatıldı. Mevlidin ardından kılınan Cuma Namazı hutbesinde de Hoca Ahmet Yesevi İmam Hatibi Salih Uğur “Milletçe Yeniden Doğuş: 15 Temmuz” konusunda bir konuşma yaptı.

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, 15 Temmuz şehitlerini rahmet ve minnetle andıklarını kaydederek “15 Temmuz 2016 gecesinde gözü dönmüş darbeciler tarafından şehit edilen 250 kahramanımızı bugün dualarla andık. İslami İlimler Fakültesi hocalarımız okudukları Kur’an-ı Kerim ve yaptıkları dualar bizleri duygulandırdı. Canları pahasına bayraklarına sahip çıkan Milletimize şükranlarımızı ne kadar sunsak az kalır. Bu düşüncelerle, başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, gazilerimize acil şifalar diliyorum.” dedi.

Mevlid-i Şerif Programına Bartın Valisi Nusret Dirim, Bartın Belediye Başkan Vekili Hüseyin Fahri Fırıncıoğlu, akademik ve idari personel ile birlikte çok sayıda kişi katıldı.

15 Temmuz Demokrasi Şehidi Yaman, Kabri Başında Anıldı (14.07.2018 - Cumartesi)

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi sırasında Ankara Gölbaşı'ndaki Özel Harekat Daire Başkanlığı'na yapılan saldırıda şehit düşen Özel Harekat Camisi İmamı Mustafa Yaman, Bartın'ın Ulus ilçesi Kumluca beldesindeki mezarı başında anıldı.

‘15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’ etkinlikleri kapsamında, Şehit Yaman'ın, Ulus İlçesi Çubuklu Köyündeki kabri ziyaret edildi. Burada okutulan Mevlid-i Şerif’e Bartın Valisi Nusret Dirim, Bartın Milletvekili Av. Yılmaz Tunç, Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, Ulus Kaymakamı Recep Hasar, İl Jandarma Komutamı Jandarma Kıdemli Albay Yavuz Selim Kapancı, İl Emniyet Müdürü Ogün Vural, il yöneticileri ve vatandaşlar katıldı.

Edilen duaların ardından 15 Temmuz Demokrasi Şehidi Yaman’ın kabrine karanfil bırakıldı.

15 Temmuz İhaneti ve ‘O Gece’ Yaşananlar Anlatıldı (15.07.2018 - Pazar)

Üniversitemiz tarafından gerçekleştirilen konferansta Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Dr. İsmail Kapan ‘15 Temmuz İhanetini’, Demokrasi Gazisi Sabri Gündüz ise darbe girişimi gecesi yaşananları anlattı.

Bartın Valiliği ve Üniversitemiz ortaklığında “15 Temmuz İhaneti ve Milletin Zaferi” Konferansı gerçekleştirildi. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Bartın Valisi Nusret Dirim, 15 Temmuz gecesinde yaşananların unutulmayacağını kaydederek, “15 Temmuz hain darbe girişiminin yıl dönümü dolayısıyla Bartın’da birçok etkinlik gerçekleştiriliyor. Bunlardan en önemlisi Üniversitemizin düzenlediği ‘15 Temmuz İhaneti ve Milletin Zaferi’ konulu bu konferans. Aramızda çok değerli konuklar bulunuyor.  Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmenimiz ve Demokrasi Gazimiz Sabri Gündüz bizleri şereflendirdi. Kendilerine teşekkür ediyoruz. Hepimiz aslında 15 Temmuz’un canlı tanıklarıyız. 15 Temmuz yaşandığında ben Bartın’daydım. Bartın’da belki çok sert müdahaleler yaşamadık. Ancak yaşadıklarımızı şöyle bir düşündüğümüzde çok karanlık, dramatik ve kötü bir geceydi.” dedi.

“Milletimizin Zaferi Tarihe Altın Harflerle Yazıldı”

Vali Dirim, 15 Temmuz gecesinde darbecilere karşı verilen mücadelenin önemine de vurgu yaparak “Ülkemiz 250 şehit verdi. 2 binden fazla gazimiz var. Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla meydanlara cansiperhane koşan milletimizin kahramanca direnişi bu hain darbe girişimini püskürttü. Darbe girişimi sonrasında faillerine yönelik mahkemelerdeki yargılamalar hala devam ediyor. Mahkemelere sunulan belgelere bakıldığında kökü geçmişe dayanan ve uluslararası boyutları olan bu işgal girişimini milletimiz, dünya demokrasi tarihine örnek olacak bir şekilde püskürttü.  Milletimiz adını dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazdırdı. Bu yaşananların canlı tanıkları olarak çocuklarımızı yaşananlardan haberdar etmek durumundayız.” diye konuştu.

“Ülkemizde Darbeler ve Muhtıralar Dönemi Geride Kaldı”

Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç ise 15 Temmuz şehitlerini anarak başladığı konuşmasında “15 Temmuz Demokrasi şehitlerimizi ve gazilerimiz yâd etmek üzere hep beraber 81 ilimizde tek yürek olduk. Türkiye darbeler, muhtıralar dönemini geride bıraktı. Gerekli anayasal düzenlemeleri Milletimiz sayesinde gerçekleştirdik. Halkın direkt yönetimin içinde olduğu ve Cumhuriyetimizi daha da güçlendiren bir sisteme geçmiş olduk. Diğer düzenlemelerle beraber Türkiye 2023’ün lider ülkesi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.” ifadelerini kullandı.

“Milletimiz 15 Temmuz’da İstiklali ve İstikbali için Mücadele Verdi”

15 Temmuz’da Türk Milleti olarak destansı bir mücadele verildiğini belirten Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun ise “Bundan 2 yıl önce bir taraftan terörle mücadele ederken, diğer taraftan şer odaklarının ortağı konumunda olan Fetullahçı Terör Örgütü’nün darbe girişimini püskürttük. 15 Temmuz 2016 gecesi, Aziz Milletimizin sokaklara, meydanlara inerek; imanından aldığı güç ve büyük cesaretle bir kez daha istiklali ve istikbali için verdiği destansı mücadeleye şahit olduk. İşte bu nedenle, bugün canı pahasına gözü dönmüş darbecilerle mücadele ederek ebediyete intikal eden 250 şehidimizin hatırasını yâd etmek, gazilerimize gösterdikleri büyük fedakârlıklarına karşı şükranlarımızı sunmak ve kanlı darbe girişimini farklı yönleriyle okumak üzere düzenlenen konferansta bir aradayız. Bu vesileyle başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere bu milletin istiklali uğrunda canlarını feda etmiş bütün şehitlerimize rahmet diliyor, gazilerimizden ebediyete irtihal edenlere Allah’tan mağfiret, hayatta olanlara acil şifalar temenni ediyorum.” dedi.

“Milletimiz Şanlı Bir Zaferi ve Geleceğini Kazanmıştır”

Rektör Uzun, 15 Temmuz 2016 gecesinin tarihe bir kahramanlık destanı olarak geçtiğini de ifade ederek “Bundan iki yıl önce bu topraklarda, tarihe bir kahramanlık destanı olarak yazılan şanlı bir istiklal mücadelesi daha verilmiştir. Türkiye’miz, güzel ülkemiz 15 Temmuz gecesi gizli ve sinsi bir biçimde devlet içinde ve toplumda örgütlenen Fetullahçı Terör Örgütü’nün kanlı darbe girişimiyle bir facianın eşiğinden dönülmüştür. Milli Şairimizin ‘Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın’ dediği gibi; Milletimiz de göğsünü siper etti ve bu hayâsızca akını durdurdu. “Ya istiklal, ya ölüm” kararını yüreğinde vermiş bu millet, istiklalinin de istikbalinin de sigortası imanıyla sadece şanlı bir zafer değil, aynı zamanda geleceğini de kazanmıştır.” şeklinde konuştu.

‘Demokrasi Gazisi’ Gündüz, 15 Temmuz Gecesini Anlattı

Ardından geçilen “15 Temmuz İhaneti ve Milletin Zaferi” Konferansında konuşan Demokrasi Gazisi Sabri Gündüz, anlattıklarıyla kendisini dinleyenlere duygu dolu anlar yaşattı. Gündüz, “O gece olayı 23.00 ile 23.30 sularında öğrendim. Evden çıkmam belki 10 dakika sürmüştür.  Dini, ırkı, milleti ne olursa olsun bu vatanda bizim yaşama özgürlüğümüz var. Bir hain çıkıp benim yaşama özgürlüğümü elimden alamaz. Eşimle vedalaştım. O zaman kızım daha 15 aylıktı. Ben Cumhurbaşkanımızın talimatını köprüye giderken takside duydum. Askerlerin köprüde kapattığı alana giderken sala okundu. İlk salayı orada duydum. O hainleri gördük ve köprüye girdik ama aramızda bir mesafe bırakmak zorunda kaldık. Çünkü biz köprüye girdiğimiz andan itibaren sürekli bir ateş vardı. Yere bağdaş kurduk oturduk. Ama o mermi yağmuru altında ben vurulursak da ayakta vurulalım dedim ve ayağa kalktım. Sonra mermi yağmuru durdu.  Biz o mermi yağmuru altında mutlaka bizim vurulmamız gerekiyordu. Ne oldu? Diye düşünmeye başladık.  Derken bir genç çıktı ‘Biz ne yaptıkta ateş ediyorsunuz. Yapmayın’ dedi. O hain de çekti silahını ‘Konuşma lan’ dedi ve o gencecik çocuğu vurdu. Benim hayatta unutmadığım an o andır.” diye konuştu.

“Ayaksız Yaşarım ama Vatansız Yaşayamam”

Demokrasi Gazisi Gündüz, 46 ameliyat geçirdikten sonra ayağının kesildiğini anlatarak “O gece vurulduktan sonra yaşayamam diye düşünüyordum. Sağ olsun biri bana al yıldızlı bayrağımızı getirdi. Kanayan yere bayrağımızı bastım. Çok kan kaybediyordum. Hastaneye götürmüşler. Gözümü açtığımda ‘darbe girişiminin başarıya ulaşmadığını’ öğrendim ve derin bir mutluluk yaşadım. Ailemden haklarını helal etmesini istiyorum. Ancak özür dilemiyorum aileme. Çünkü bir daha olsa bir daha giderim. Allah böyle acı günleri bir daha yaşatmasın milletimize.” dedi.

“Bozuk Din Adamları Devletin Temeline Dinamit Koyabiliyorlar”

Türkiye Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Dr. İsmail Kapan ise “15 Temmuz İhaneti ve Derin Kökleri” başlıklı konuşmasını yaptı. Kapan, “Her devrin şartlarında 15 Temmuz gibi ihanetler gerçekleşmiştir. Tarihe meraklı olanlar bunları ayrıntılarıyla bilirler. Türkiye’de ilk darbe 1876’da Sultan Abdülaziz Han’ın tahtan indirilmesidir. Onu tahtan indirenler o günün harbiye kumandanı Süleyman Paşa, arkasındaki genelkurmay başkanı Hüseyin Avni Paşa ve Rüştü Paşa, Mithat Paşa gibi isimlerdir. Sultan Abdülaziz Han’ı tahtan indirmekle bırakmıyorlar, katlediyorlar ve utanmadan bir de intihar süsü veriyorlar. Ama tarih gerçekleri bütün ayrıntılarıyla ifşa ediyor. O gün Sultan Abdülaziz Han’ın indirilmesine fetva verildi. Demek ki her devirde bozuk din adamları olduğu vakit devletin temeline dinamit koyabiliyorlar.” ifadelerini kullandı.

“Terör Örgütlerinin Arkasındaki Güçleri Teşhis Etmek Lazım”

Kapan, terör örgütleri arkasındaki güçlere de işaret ederek “Dünyada emperyalist güçler var. Üzerinde güneş batmayan devlet İngilizler hala sömürgelerini devam ettiriyor. Üzerinde güneş batmaması durumu ortadan kalkmış olsa da hala başta ABD’yi kullanmak üzere siyaset dengelerini kurabiliyorlar. Son olarak biliyorsunuz Amerika’yı Irak’ı işgal etmeye ikna ettiler. Dolayısıyla terör örgütlerinin arkasındaki güçleri tam olarak teşhis etmedikten sonra, onları ciddi bir şekilde takip etmedikten sonra 15 Temmuz’da olduğu gibi bu ajanların içimize sızmasını önleyemeyiz.” dedi. 

Konferans Kapan ve Gündüz’e günün anısına hazırlanan hediyelerin verilmesinin ardından son buldu. Üniversitemiz Meslek Yüksekokulu Öğretim Görevlisi Murat Sarı tarafından hazırlanan Demokrasi Gazisi Sabri Gündüz ‘ün karakalem çalışması ise büyük alkış aldı.

Etkinlik sonrası katılımcılar “Bartın Üniversitesi Öğrencilerinden 15 Temmuz Şehitleri Resim Sergisi”ni gezdi. Sergide 15 Temmuz’da hayatını kaybeden şehitlerin karakalem, yağlı boya ve afiş olarak hazırlanmış 50 resmi yer aldı.

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü (15.07.2018 - Pazar)

Bartın'da 15 Temmuz Darbe Girişimi'nin ikinci yıl dönümünde elline bayrakları alan vatandaşlar meydanı doldurdu.

Bartın'da 15 Temmuz Darbe Girişimin yıl dönümünde vatandaşlar 'Demokrasi Nöbeti' tuttu. Cumhuriyet Meydanı'nda toplanan kalabalık ellerinde bayraklarla terör örgütlerine tepki gösterdi.

15 Temmuz 2016 gecesi hayatını kaybeden şehitlerimiz için Kur'an-ı Kerim'in okunduğu demokrasi nöbeti sırasında, ortaokul öğrencileri ise gösterileriyle büyük alkış aldı.

Vatandaşlar gecenin ilerleyen saatlerine kadar meydandan ayrılmadı.

Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, 15 Temmuz'un ikinci yıl dönümünde Türk Milleti'nin yine aynı ruhla meydanları doldurduğunu kaydederek, “15 Temmuz 2016 Cuma gecesi ülkemiz zor bir sınavdan geçti. Hamdolsun ki Milletimizin imanı ve büyük cesaretiyle bir kez daha şer odaklarına dur denilmiş, istiklalimiz ve istikbalimiz destansı bir şekilde kazanılmıştır. Bugün, 15 Temmuz Darbe Girişimi'nin ikinci yıl dönümünde yine görüyoruz ki milletimiz aynı ruhla meydanlarda. Ellerine bayraklarını alan vatandaşlarımız Ülkesine ve devletine sahip çıktı. Bu Milletin bir ferdi olmaktan ne kadar gurur duysak azdır. Bu düşüncelerle, başta 15 Temmuz şehitlerimiz olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, gazilerimize acil şifalar diliyorum.” dedi.

“15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” kapsamında düzenlenen etkinlikler vatandaşların yoğun katılımıyla 15 Temmuz 2018 Pazar günü demokrasi nöbetiyle son buldu.