BARÜ, yeni keşiflerle bölgenin en önemli anıtsal yapısını ayağa kaldırıyor
Bartın Üniversitesi (BARÜ) tarafından Amastris Antik Kentinde yürütülen çalışmalarda 2 bin yıl öncesine ait Karadeniz Bölgesi’nin en önemli anıtsal yapısı gün yüzüne çıkarılıyor.
Bartın’ın Amasra ilçesinde yer alan Amastris Antik Kentinde Bartın Üniversitesi (BARÜ) Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam başkanlığında yapılan çalışmalarla 2 bin yıllık tarihe sahip yapı ayağa kaldırılıyor. Amastris Antik Kentinde 2 bin 850 metrekare alandaki kurtarma kazısında doğal afetler sonucu yıkılan Roma Dönemine ait Stoa yapı, boyu 9 metreyi bulan mermer sütunlarıyla dikkat çekiyor. Korinth Düzeninde inşa edilen yapı orijinal parçalar kullanılarak gerçekleştirilen titiz çalışmalarla aslına uygun olarak yeniden oluşturuluyor.
Çalışmalar BARÜ ile birlikte İstanbul Üniversitesi, Denizli Pamukkale Üniversitesi, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi ve Malatya İnönü Üniversitesinden öğretim elemanları ve öğrenciler ile birlikte gönüllülerin de katılımıyla sürdürülüyor.
Karadeniz Bölgesi’nin en önemli anıtsal yapısı
Amastris Antik Kenti kazıları Kültür ve Turizm Bakanlığı, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğünün izni ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığının (TPAO) destekleriyle gerçekleştiriliyor. Büyük bir çoğunluğu toprak altında olan yapıya ait epistylos ve sima blokları, tavan kasetleri ile mimari parçalar aylarca süren çalışmalar sonucu çıkarılıyor.
Şu ana kadar yapılan çalışmalar sonucunda Anastylosis uygulaması ile yapıya ait orijinal mimari parçalardan yararlanılarak üç sütun ayağa kaldırıldı. Karadeniz Bölgesi’nin mermerden yapılmış en büyük anıtsal yapısı boyu 5,27 metre sütunların kaideye oturtulması ve sütün başlarının yerleştirilmesiyle 9 metreyi bulan bir yüksekliğe ulaşacak. Aynı zamanda geniş bir alana yayılan görkemli yapının bir Roma Stoası olarak restorasyonunun tamamlanmasıyla birlikte önemli bir turizm noktası olması hedefleniyor.
Yeni bir antik yerleşim alanı daha keşfedildi
1461 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilerek Osmanlı’ya katılan bölgenin antik dönemlere uzanan tarihi, yapılan kazılarla birlikte yeni keşifleri de beraberinde getiriyor. Her geçen gün yeni keşiflerle dikkat çeken bölgedeki çalışmalardan bahseden Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam, kazı çalışması sırasında var olan yapının devamı niteliğinde yeni bir alana daha ulaştıklarını söyledi.
Bağdatlı Çam, “2022 yılında başlayan kurtarma kazıları neticesinde ortaya çıkartılan yapıyla ilgili önemli bulgular elde etmeye devam ediyoruz. Son olarak kazılar sırasında Stoanın batısında, güneye doğru yeni bir yapı tespit edilmiştir. Batı yönünde yer alan bu yeni yapının, mimari özellikleri ile Stoa yapısının devamı niteliği taşıdığı; Amastris Antik Kenti’nin Stoa yapıları ile çevrilmiş Agorası olduğu anlaşılmıştır. Bu düşüncelerle her zaman olduğu gibi Amastris Antik Kenti kazısında yanımızda olarak bölgemizin gelişimi doğrultusunda bizlere destek veren Rektörümüz Prof. Dr. Sayın Orhan Uzun’a ve tüm paydaşlarımıza teşekkürü bir borç bilirim” dedi.
Kazılarda ilk defa İmparator Hadrian’a ait sikkeye ulaşıldı
Yapılan kazı çalışmalarının bölge tarihiyle ilgili yeni bulgularla Amasra’nın daha da değerlendiğini kaydeden Bağdatlı Çam, “Bu alandaki kazılar sırasında sikkeler, mermer aslan başı biçiminde çörten, terrakotta parçaları çok sayıda seramik buluntular tespit edilmiştir. Buluntularımızdan İmparator Probus sikkesi gümüş ve Roma baskısıdır. Kazılar sırasında en önemli buluntumuz, İmparator Hadrian’a ait sikke, imparatorun 3. Konsüllük Dönemi anısına basılmıştır. Amastris’te kazılar sırasında bulunmuş ilk Hadrian Sikkesi olması açısından oldukça önemlidir” diye konuştu.
Bağdatlı Çam, önceki yıllarda yapılan çalışmalarda Büyük İskender başı, Nymphe (su perisi), Lares (ev tanrısı) heykelleri ile Amulet (tılsımlı muska), farklı dönemlere ait sikkeler ve yazıt parçaları bulunduğunu da sözlerine ekledi.
Rektör Uzun: Geçmişin izleri günümüze taşınıyor
Bölgenin en önemli arkeolojik çalışmalarından birinin BARÜ bünyesinde yürütülüyor olmasından dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren Rektör Prof. Dr. Orhan Uzun, tarihi kültür mirasının korunmasına ve yaşatılmasına yönelik çalışmaları dolayısıyla Prof. Dr. Fatma Bağdatlı Çam ile birlikte emeği geçen herkese teşekkür etti.
Rektör Uzun, “Bartın Üniversitesi olarak Türkiye’nin farklı noktalarında arkeolojik anlamda gösterdiğimiz gayretlerin yanı sıra tarihi ve kültürüyle nadide şehirlerimizden biri olan Bartın’da da çalışmalar yapıyoruz. Amastris Antik Kentinde, Anadolu ve dünya tarihi adına ciddi bulguların elde edildiği çalışmalar ile kültürel mirasımızı koruma ve geliştirme yönünde katkı sunuyoruz. Bu düşüncelerle yarınlarımıza değer katacak çalışmalarımızdaki destekleri ve yakın ilgileri dolayısıyla Kültür ve Turizm Bakanımız Sayın Mehmet Nuri Ersoy’a, bölgesel kalkınma noktasında bizleri motive eden yaklaşımları için YÖK Başkanımız Prof. Dr. Sayın Erol Özvar ile YÖK üyelerimize şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca kültürel zenginliklerimizin ortaya çıkarılması noktasındaki teşvikleri için Bartın Valimiz Dr. Sayın Nurtaç Arslan, Bartın Milletvekilimiz Sayın Yusuf Ziya Aldatmaz, Amasra Kaymakamımız Sayın Kadir Perçi ile kurum ve kuruluşlarımızdan tüm paydaşlarımıza teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerine yer verdi.
Haber: Öğr. Gör. Dr. Mehmet Ceylan
BARÜ İletişim Koordinatörlüğü
Haber: Öğr. Gör. Dr. Mehmet Ceylan
BARÜ İletişim Koordinatörlüğü